-Cafer Kaplan Dede’ den Alevilik Inancina/Ögretisine Kısa Bir Bakış-
Alevilik, kökenleri islamiyetin doğuşunun ilk yıllarına, yani hazreti Ali ve Ehli Beyt’ e ve Ehli Beyt soyundan olanların çektiği çileye dayanan ve islam mistik ve tassavuf öğretisinden beslenen bir inanç sistemidir.
Alevilik ismi 4. halife veya birinci imam olarak kabul edilen ve hazreti Muhammed’ in amcazadesi ve damadı olan hazreti Ali’ den kaynaklanır.
Hazreti Muhammed’ e addedilen bir hadis-i şerifte şöyle buyurulur; „Ben ilmin şehiriyim, Ali ise (şehrin) kapısıdır!”
Teslis, yani Hak-Muhammed Ali deyimi alevi deyiş ve gülbanklerde tek isim gibi kullanılır.
Alevi inancına göre hazreti Muhammed zahiri, hazreti Ali ise batini hakikati temsil eder. Buna bağlı olarak Kuran-ı Kerim’ in zahiri hakikati yanın da bir de batıni bir hakikat içerir. Kuranı biçimsel olarak kavrayan sünnilik ve şiilik mezhepleri aksine Alevilik Kuran- ı Kerimi batıni hakikat sahibi bir kutsal kitap olarak algılar.
Alevilik öğretisi ve erkanı Imamı Cafer Buyruk’ unda belirtilmiştir. Alevilik, bir çok sözlü rivayetler yanında Necl – Belaga, Malakat- ı Bektaş-ı Veli, Velayetname ve Kerbela faciasını konu eden Hüsniye gibi bir dizi yazılı kaynağa da sahiptir. Bu yazılı kaynaklar yanında yedi kutsal alevi ozan veya aşık’ ın nefes ve deyişleri de bulumaktadır.
Alevi Dede ve Anaların meşruiyeti Ehl-i Beyt soyundan olmalarından kaynaklanmaktadır.
Alevilik öğretisinin uygulayıcıları olan ocak ailelerinden gelen dede ve analar alevilik erkan ve öğretisinin asıl taşıyıcılarıdır.
Aleviler, insanın tanrının aynası olduğu hurufilik öğretisi ile İbn al-Arab’ ın Vahdet-i Vücut öğretisini
İbn Mansur al-Hallaç’ ın Enel Hak öğretisi ile harmanlarlar.
Aleviler için Vahdet-i Vücut inancı yaradan tabiat ve insanın bir olması anlamına gelir.
Aleviler bu üç öğretiyi güncel yaşamda İnsan-ı Kamil mertebesine erişmek için 4 Kapı Kırk Makamın aşılması işlemiyle hayata geçirirler.
Alevi tolum modeli rıza şehri veya rızalık olarak adlandırılır.
İnsanın/Canın Kendisi ile rızası, insanın kendine karşı mutlak samimiyeti anlamına gelir.
İnsanın/Canın toplumla rızası, eline, diline, beline sahip olmaktır.
İncanın/Canın ttarikatla rızası, yol musahipliğidir
Bu şehirde kavga, kıskançlık veya çekememezlik, kirbir veya ukalalık ve ahlaksız veya edepsiz davranışların yeri yoktur.
Bu şehirde insandan kendisi ile rızası, toplum ile rızası ve tarikatla rızası talep edilir.
Alevilerin etnik ve sosyal inancı Ali İlhami dedenin şu nefesinde açık bir dille ifade edilmiştir;
Hatalarını tanı ve uslu ol
Başkaların hatalarını bekleme
73 millete tek gözle bak
Yaradan yaratıp sevdi hepsini
Alevilik bu günkü yapısı 11-16. yüzyıllarının kırsal Anadolusunda şekillenmiştir.
Bu dönemde mistik derviş tarikatlara başlı olan alevi veli, dede ve babalar farklı sosyo-ekonomik düzeyde türk ve kürt boylarında ayaklanmalar örgütleyip önderlik etmişlerdir.
Alevilerin Anadolunun erişimi zor en ücra köşelerine çekilmek zorunda kalmaları sonucu farklı erkan ve dini ayinlerin oluşmasına sebep oldu. Avrupaya işçi göçünün başlaması ile birlikte alevi inançlarından dolayı haksızlığa uğramış olan ve ezilen aleviler bir çok alevi çareyi Avrupa’ ya göç etmekte buldu.
Almanya ‘da 700.000 dolayında alevi yaşamaktadır. Aleviler alevi inançlarından dolayı hoşgürülü, hümanist ve açık bir dünya anlayışına sahiptir ve böyle eğitilen aleviler bütün insanları dini ve kökenleri arasında ayrım yapmadan bir görürler.
AABF’ in inanç kurumu olarak bizler, yani dede ve analar, Almanya’ da 100′ ün üzerinde alevi cemaatinin ruhani vecibelerini yerine getirmeye çalışıyoruz.
Bizler, Alman okullarında ve özellikle NRW’ deki okullarda alevi din derslerinin okutulmasının alevi aileleri ve onların çocukları için ve bunların alevi kimlikleri açısından büyük bir önem taşıdığını ve alevilerin topluma entegrasyonunu olumlu bir şekilde etkiliyeceğinden eminiz.
Bizler farklı inanç ve kültürden insanların biraraya gelmesinin ve kritik bir diyalog içine girmelerinin insanların birbirlerini karşılıklı olarak tanıyıp birbirlerine saygı göstermelerine vesile olacağını düşünüyoruz.
Hak- Muhammed -Ali sürekli yardımcınız ve destekçiniz olsun!
Cafer Kaplan Dede
AABF İnanç Kurulu Başkanı
Alevilik, kökenleri islamiyetin doğuşunun ilk yıllarına, yani hazreti Ali ve Ehli Beyt’ e ve Ehli Beyt soyundan olanların çektiği çileye dayanan ve islam mistik ve tassavuf öğretisinden beslenen bir inanç sistemidir.
Alevilik ismi 4. halife veya birinci imam olarak kabul edilen ve hazreti Muhammed’ in amcazadesi ve damadı olan hazreti Ali’ den kaynaklanır.
Hazreti Muhammed’ e addedilen bir hadis-i şerifte şöyle buyurulur; „Ben ilmin şehiriyim, Ali ise (şehrin) kapısıdır!”
Teslis, yani Hak-Muhammed Ali deyimi alevi deyiş ve gülbanklerde tek isim gibi kullanılır.
Alevi inancına göre hazreti Muhammed zahiri, hazreti Ali ise batini hakikati temsil eder. Buna bağlı olarak Kuran-ı Kerim’ in zahiri hakikati yanın da bir de batıni bir hakikat içerir. Kuranı biçimsel olarak kavrayan sünnilik ve şiilik mezhepleri aksine Alevilik Kuran- ı Kerimi batıni hakikat sahibi bir kutsal kitap olarak algılar.
Alevilik öğretisi ve erkanı Imamı Cafer Buyruk’ unda belirtilmiştir. Alevilik, bir çok sözlü rivayetler yanında Necl – Belaga, Malakat- ı Bektaş-ı Veli, Velayetname ve Kerbela faciasını konu eden Hüsniye gibi bir dizi yazılı kaynağa da sahiptir. Bu yazılı kaynaklar yanında yedi kutsal alevi ozan veya aşık’ ın nefes ve deyişleri de bulumaktadır.
Alevi Dede ve Anaların meşruiyeti Ehl-i Beyt soyundan olmalarından kaynaklanmaktadır.
Alevilik öğretisinin uygulayıcıları olan ocak ailelerinden gelen dede ve analar alevilik erkan ve öğretisinin asıl taşıyıcılarıdır.
Aleviler, insanın tanrının aynası olduğu hurufilik öğretisi ile İbn al-Arab’ ın Vahdet-i Vücut öğretisini
İbn Mansur al-Hallaç’ ın Enel Hak öğretisi ile harmanlarlar.
Aleviler için Vahdet-i Vücut inancı yaradan tabiat ve insanın bir olması anlamına gelir.
Aleviler bu üç öğretiyi güncel yaşamda İnsan-ı Kamil mertebesine erişmek için 4 Kapı Kırk Makamın aşılması işlemiyle hayata geçirirler.
Alevi tolum modeli rıza şehri veya rızalık olarak adlandırılır.
İnsanın/Canın Kendisi ile rızası, insanın kendine karşı mutlak samimiyeti anlamına gelir.
İnsanın/Canın toplumla rızası, eline, diline, beline sahip olmaktır.
İncanın/Canın ttarikatla rızası, yol musahipliğidir
Bu şehirde kavga, kıskançlık veya çekememezlik, kirbir veya ukalalık ve ahlaksız veya edepsiz davranışların yeri yoktur.
Bu şehirde insandan kendisi ile rızası, toplum ile rızası ve tarikatla rızası talep edilir.
Alevilerin etnik ve sosyal inancı Ali İlhami dedenin şu nefesinde açık bir dille ifade edilmiştir;
Hatalarını tanı ve uslu ol
Başkaların hatalarını bekleme
73 millete tek gözle bak
Yaradan yaratıp sevdi hepsini
Alevilik bu günkü yapısı 11-16. yüzyıllarının kırsal Anadolusunda şekillenmiştir.
Bu dönemde mistik derviş tarikatlara başlı olan alevi veli, dede ve babalar farklı sosyo-ekonomik düzeyde türk ve kürt boylarında ayaklanmalar örgütleyip önderlik etmişlerdir.
Alevilerin Anadolunun erişimi zor en ücra köşelerine çekilmek zorunda kalmaları sonucu farklı erkan ve dini ayinlerin oluşmasına sebep oldu. Avrupaya işçi göçünün başlaması ile birlikte alevi inançlarından dolayı haksızlığa uğramış olan ve ezilen aleviler bir çok alevi çareyi Avrupa’ ya göç etmekte buldu.
Almanya ‘da 700.000 dolayında alevi yaşamaktadır. Aleviler alevi inançlarından dolayı hoşgürülü, hümanist ve açık bir dünya anlayışına sahiptir ve böyle eğitilen aleviler bütün insanları dini ve kökenleri arasında ayrım yapmadan bir görürler.
AABF’ in inanç kurumu olarak bizler, yani dede ve analar, Almanya’ da 100′ ün üzerinde alevi cemaatinin ruhani vecibelerini yerine getirmeye çalışıyoruz.
Bizler, Alman okullarında ve özellikle NRW’ deki okullarda alevi din derslerinin okutulmasının alevi aileleri ve onların çocukları için ve bunların alevi kimlikleri açısından büyük bir önem taşıdığını ve alevilerin topluma entegrasyonunu olumlu bir şekilde etkiliyeceğinden eminiz.
Bizler farklı inanç ve kültürden insanların biraraya gelmesinin ve kritik bir diyalog içine girmelerinin insanların birbirlerini karşılıklı olarak tanıyıp birbirlerine saygı göstermelerine vesile olacağını düşünüyoruz.
Hak- Muhammed -Ali sürekli yardımcınız ve destekçiniz olsun!
Cafer Kaplan Dede
AABF İnanç Kurulu Başkanı