Köln, 30.09.2010

Yıllardır baskı, şiddet, çirkin saldırı ve tüm iftiralara maruz kalan ama boyun eğmeyen Aleviler, bundan sonra da boyun eğmeyecektir. Dün olduğu gibi bugünde yapılan tüm asimilasyoncu politikalara inat “ikrar’ımızdan” ve “yolumuz’dan” ödün vermeyeceğiz.

Alevi toplumunun yol önderleri olarak, Hz. Hüseyinlerin, Seyid Nesimilerin, Hallaç-ı Mansurların, Pir Sultanların yolundan gitmek bizim ikrarımızdandır. Biz haram yemeyiz, haram yiyenleri de lanetleriz. Alevi uluları, Pirleri hiçbir zaman sadakaya tenazur etmemişlerdir ve etmeyeceklerdir.

Alevilerin, taleplerini, beklentilerini, hak ve hukukunu tarihimize yakışır dik duruşundan taviz vermeden savunmaya devam edeceğiz.

Bakan Çelik: Alevi açılımını, “Sözde Alevi dedelerinin engellediğini” açıklaması son derece kasıtlı ve art niyetli bir yaklaşımdır. Alevi Dedeleri, Pirleri ve Ocakları özünü Dar’a çekerek taliplerine hizmet sunmuşlardır, yol göstermişlerdir.

Sayın Devlet Bakanı Faruk Çelik’in anlayamadığı Alevi gerçekliliğidir. Alevi inancına mensup olan canlarımızın bir birlerine olan bağlılıkları makam İkrarlık Kapısı’dır. Rızalık şehri bizim Käbemiz’dir. Bizim Cem’ lerimizde rızasız lokma yenmez. Taliplerimizin, Alevi Dedelerine, Pirlerine bağlılığı korku ile değil, sevgi ve muhabbet iledir. O nedenle sizin, Alevi Dedelerini dalaverelerle başlattığınız çalıştaylarınızın önünde engel olarak görmeniz saçmalıktan başka bir anlam ifade etmemektedir.


ABD’nin, Ortadoğu’da emellerine ulaşabilmek için yaşama geçirmek istediği “Ilımlı İslam” projesini AKP ve Gülen cemaatinin üzerinden şekillendirdiğini çok iyi biliyoruz. Bu yanlış ve art niyetli politikalarınızın karşıda durabilecek bütün güçleri tasfiye etmek için elinizden gelen her türlü çirkinliği sergilediğinizi de görüyoruz.

Pek çok kesimi dize getirmenize rağmen, Alevi toplumunu bir türlü dize getirememeniz size dert olduğunu da görüyoruz. Bu dert sizi perişan ettiği için tüm gücünüzle Alevilere saldırıyorsunuz. Daha dün referandum sürecinde Başbakanınızın miting alanlarında söyledikleri kulaklarımızda çınlıyor. Ama ne yaparsanız yapın başaramayacaksınız.

Bu nedenle, planladığınız Diyanet İşleri Başkanlığı bünyesinde “Mezhepler Genel Müdürlüğü” ve Alevileri bu müdürlüğün altında şekillendirme teklifinizi şiddetle ret ediyoruz. Yaratılmak istenen Devlet Aleviliğini kınıyoruz. Alevi Dedeleri, bugüne kadar yaşadıkları tüm olumsuz şartlara rağmen sadaka almadılar, almayacaklardır. “Alevi Dedelerine maaş” bağlama teklifiniz de kabul etmiyoruz.

Eğer samimi iseniz; Alevilerin taleplerini çok iyi biliyorsunuz. Bu taleplerin Laik, Sosyal ve Hukuk Devleti ciddiyeti ile çözersiniz. Bunun içinde çalıştaylara ihtiyaç yoktur.

Alevi Dedeleri, Pirleri olarak, Alevilerin olmazsa olmaz taleplerinin, “Alevi inancının yasal statüye kavuşması, Cem evlerimizin ibadet yeri olarak kabul edilmesi, Zorunlu din derslerinin kaldırılması, Diyanettin kaldırılması, Sivas Madımak Oteli’nin müze olması, Alevi köylerine cami yapma ve cami imamı atama politikalarının durması gibi…” elde edilmesinde ki kararlığını dün olduğu gibi bugün de sürdüreceğimizi beyan ediyor ve tüm kamuoyuyla paylaşıyoruz.

Sevgi ve saygılarımızla

AABF İNANÇ KURULU

Başkanı

Cafer Kaplan